Şimdi Tam Zamanı: Akdeniz Bölgesi’nde Keşfedilmeyi Bekleyen Antik Kentler
Yılın en keyifli zamanı geldi. Denize ve güneşe ulaşma planları yaptığımız bu günlerde yolculuğunuzu renklendirecek kültür molaları önerilerimize devam ediyoruz.
Tüm BMW
Modelleri
Tüm MINI
Modelleri
Tüm JAGUAR
Modelleri
Tüm LAND ROVER
Modelleri
Tüm BMW MOTORRAD
Modelleri
Yılın en keyifli zamanı geldi. Denize ve güneşe ulaşma planları yaptığımız bu günlerde yolculuğunuzu renklendirecek kültür molaları önerilerimize devam ediyoruz.
Geçtiğimiz günlerde hazırladığımız Ege Bölgesi’nde Keşfedilmeyi Bekleyen Antik Kentler’den sonra bugünkü konumuz Akdeniz’de keşfedilmeyi bekleyen antik kentler. Size Akdeniz Bölgesi’nde ziyaret edebileceğiniz birbirinden özel 4 antik kenti derledik. Şimdiden keyifli okumalar ve güzel yolculuklar!
Kibyra – Burdur
Yolunuz Göller Yöresi’nden veya yakınından geçiyorsa Burdur’da görmeniz gereken bir antik kent var: Gölhisar’da Kibyra Antik Kenti. Romalılaşmış doğu şehirlerinin iyi bir örneği olarak bilinen bu antik kent; kent planlaması ve yapılarıyla, farklı endüstri kollarından elde ettiği zenginlikle ve bu zenginlikle desteklenen güçlü ordusu ve adalet sistemiyle Roma dönemine tam anlamıyla uyum sağlamış. Kibyra’nın en dikkat çeken yapısı konser alanı, meclis, mahkeme ve üzeri kapalı tiyatro sahnesi olarak kullanılmış, Türkiye sınırları dahilinde üzeri çatıyla kapatılmış en büyük antik yapı ünvanına sahip Kibyra Odeonu. 3.600 kişilik odeonun orkestra bölümünde dünyada benzeri bulunmayan, ince mermer plakalarla yapılmış 2000 yıllık bir Medusa mozaiği yer alıyor. Kibyra Antik Kenti, 2016 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne eklenmiş ve çalışmalar son dönemde hız kazanmış.
Sagalassos – Burdur
Burdur’da Ağlasun ilçesine 7 km uzaklıkta yer alan Sagalassos Antik Kenti, ilk yerleşimin 12.000 yıl öncesine kadar uzanan, orijinal yapı taşlarının neredeyse tamamının göründüğü anıtsal yapıları ile son derece iyi korunmuş bir antik kent. Şehrin büyük bölümü halen ayakta ya da orijinale sadık kalınarak restore edilmiş. En iyi durumdaki yapı ise antik tiyatro. En az bin yıllık seramik üretimi ile Sagalassos, antik dönemlerdeki en uzun seramik üretimi merkezi olarak da öne çıkıyor. Sagalassos Antik Kenti, 2009 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alıyor.
Anavarza – Adana
Roma döneminde, eyalet işlerinin görüşüldüğü, görece büyük, zengin ve eski şehirlere ‘metropolis’ ; İmparator adına tapınak ve propaganda yapma hakkı bulunan metropolislere ise ‘neokoros’ (tapınak bekçisi) deniyordu. Anavarza, Anadolu’daki Roma dönemi kentleri arasında Efes gibi bu iki ünvanı birden kazanan antik kentlerden biri. Adana’nın Kozan ilçesindeki bu antik kent, Roma döneminde birçok askeri ayrıcalığı bulunan, antik dünyanın bölgedeki dev kentlerinden Tarsus ile rekabet edebilecek büyüklükte ve güçteymiş. İmparator Nero döneminde yazdığı De Materia Medica isimli beş ciltlik eseri 18. yüzyıla kadar tüm modern ülkelerin tıp fakültelerinde okutulan farmakolog Dioscorides’in Anavarzalı olması da kenti bilim açısından önemli kılmış. Anavarza’da başta 20 burçlu sur duvarı, sütunlu yol, hamam, kilise, tiyatro, amfitiyatro, stadyum, su yolları, kaya mezarları, Kilikya bölgesinde benzeri olmayan 3 girişli zafer takı ve bir Orta çağ kalesi olmak üzere görebileceğiniz birçok mimari kalıntı var. Fakat Anavarza’da görmeniz gereken en etkileyici eser, M.S. 3. yüzyıla ait mozaikler. Anavarza Antik Kenti, 2014 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alıyor.
Korykos – Mersin
Korykos adını daha önce duymamış olabilirsiniz; peki Kızkalesi? Mersin’in Erdemli ilçesindeki Kızkalesi, adını Korykos Antik Kenti’nin bir parçası olan, Bizans döneminde beldenin açıklarındaki küçük bir ada üzerine inşa edilmiş Kız Kalesi’nden alıyor. Hitit dönemiyle başlayıp, Helenistik, Roma, Bizans ve Ermeni dönemleri boyunca önemli bir liman kenti olmuş olan Korykos, Roma ve Bizans döneminde 500 yıl boyunca zeytin ve zeytinyağı üretimi ve şarap ticaretinde önemli bir kent olmuş. Kentin hem karada hem de denizde iki ayrı kalesinin olması, ikili bir savunma sistemi oluşturmasını ve hem güvenli hem de stratejik bir liman kentine dönüşmesine yardımcı olmuş. Ayrıca kendilerine özgü karakterleriyle bölge mimarisinden ayrışan 14 kilise, surların 10 km dışında yer alan ve Adamkayalar olarak bilinen anıt mezarlar ve dönemin günlük yaşantısına dair birçok bilgi veren 11 rölyef, Korykos’ta görebilecekleriniz arasında. Korykos Antik Kenti, 2014 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alıyor.